İskenderun, Türkiye’nin güneyinde, tarihi ve doğal güzellikleri ile tanınan bir şehir. Ancak, bu şehrin bir köşesinde, tam 40 yıldır 2 metrekarelik dükkânında çakmak tamiri yaparak hayatını sürdüren bir dâhi bulunuyor: "Çakmak doktoru". Adı gibi mütevazı, ama mesleğine olan tutkusu ve bağlılığı ile dikkat çeken bu zanaatkâr, sadece bir tamirci değil, aynı zamanda çevresindekilerin güvenilir bir dostu, bir sırdaşı ve yaşamlarına neşe katan bir karakter.
Çakmak tamirciliği, günümüzde hızla unutulan bir zanaat dalı haline gelmiş durumda. Ancak, İskenderunlu çakmak doktoru bahsedilen bu dalı yaşatmayı ve insanlara hatırlatmayı kendine bir misyon edinmiş. Tam 40 yıldır süren başarılı kariyeri boyunca, yaşadığı birçok anekdotla birbirine sıkı sıkıya bağlı olan hastalarına aşina. Dükkanının her köşesinde geçmişe dair birçok hikaye barındıran bu alan, adeta bir zaman tüneli gibi. Müşterileri, sadece çakmaklarını tamir ettirmekle kalmıyor, aynı zamanda uzun sohbetler için de buraya gelmeyi tercih ediyorlar. Onun için bu dükkân, sadece bir iş yeri değil; aynı zamanda insanların bir araya geldiği, dostlukların pekiştiği bir sosyal alan.
İskenderun’un çakmak doktoru, yıllarca süren deneyimi ile mesleğin inceliklerini ustalıkla uyguluyor. “Bir çakmak, aslında bir insan gibi. Eğer ona iyi bakarsanız ve sevgi ile yaklaşırsanız, uzun yıllar sizinle kalır!” diyor. Bu sözleri ile tamir ettiği her çakmağı, bir nevi tedavi edercesine sevgiyle ele alıyor. Ayrıca, tamir sürecinde kullandığı yöntemler ve araçlar da büyük bir önem taşıyor. Tüm bu tecrübeler sayesinde, çakmakların içindeki mekanizmaları anlama kabiliyeti onu bu alanda gerçekten bir üstat yapıyor.
Bazı işler, bazen hızlı bir bakış ve bazı detaylar gerektiriyor. Tıpkı insanların hayatları gibi! O da bugün yaşamış olduğu deneyimlerden yola çıkarak insanların hayatına dokunmayı, onlara umut vermeyi amaçlıyor. Tüketim toplumunda kaybolmuş olan birçok insan, zaman zaman eski eşyalarını hatırlayarak duygusal bir yolculuğa çıkıyor. İşte bu noktada, çakmak doktoru onlara geçmişlerinin hayatlarına dokunan bir kapı açıyor.
Sonuç olarak, İskenderun'un çakmak doktoru yalnızca eski çakmakları tamir etmekle kalmıyor; aynı zamanda insanlara sevgi, dayanışma ve topluluk bilincinin önemini hatırlatıyor. 40 yıl boyunca edindiği deneyim ve dostlukları, onun en büyük serveti. İskenderun'da bu kadar uzun yıllar hizmet veren bir sanatkârın varlığı, şehir için büyük bir değer. Herkesin hayatına dokunan, özverili ve tutkulu bir çakmak tamircisi olarak, adını yaşatmaya devam edecek gibi görünüyor. Bu yüzden; eğer yolunuz İskenderun’a düşerse, mutlaka çakmak doktorunun dükkânını ziyaret edin; çünkü burada geçmişin izini sürerken, içsel bir huzur da bulacaksınız.